O Altcoin İçin Büyük Endişe Var: Kontrolün Çoğu Kurucularda!

Altcoin SUI’nin arkasındaki Layer-1 Blockchain’i Sui Network, ana ağdaki ilk yılını kutluyor. Bu dönüm noktası, merkezi olmayan uygulama (dApp) alanında güçlü bir rakip olarak ortaya çıkan ağ için önemli bir büyüme döneminin ortasında geliyor. Ancak önde gelen bir risk sermayedarı tarafından yakın zamanda yapılan bir eleştiri, Sui’nin kutlama havasına gölge düşürerek projenin tokenomikleri ve şeffaflığı hakkında soruları gündeme getirdi. İşte detaylar…

Altcoin SUI’de arzın çoğu kurucularda

Sui, 10 milyar SUI altcoin projesi ile sınırlı bir arza sahip olmakla birlikte, bu arzın dağıtımına ilişkin endişeler dile getirildi. Büyük bir kısmı, %52’si, 2030 yılına kadar “tahsis edilmemiş” olarak belirlendi. Bununla birlikte, şu anda stake edilen SUI tokenlerinin %84’ünün (8 milyarı aşan) şaşırtıcı bir kısmının, Sui Network kurucularının kendileri tarafından kontrol edildiği bildiriliyor.

https://twitter.com/Justin_Bons/status/1786064329193787452

Bu yüksek kontrol yoğunlaşması merkezileşme endişelerini artırmaktadır. Cyber ​​Capital’in kurucusu Justin Bons, Sui’nin reklamı yapılan sınırlı arzı ile tokenlerin gerçek dağıtımı arasındaki tutarsızlığa dikkat çekiyor. Kurucuların varlıkları için kilitleme sürelerinin bulunmamasının, token tahsisinin yönetilmesinde aşırı esnekliğe izin verdiğini savunuyor. Bu, token sahipleri için yasal garantilerin bulunmamasıyla birleştiğinde şeffaflık ve hesap verebilirlik konusunda endişeleri artırıyor.

Token ekonomisinde netlik eksikliği mi var?

Bu endişeleri daha da körükleyen şey, “tahsis edilmemiş” token arzını çevreleyen netlik eksikliğidir. Sui, tokenlerini saygın emanetçilerde tuttuğunu açıklasa da, bu dağıtılmamış hissenin yasal mülkiyeti belirsizliğini koruyor. Bons, vakfın mı yoksa Sui’nin arkasındaki kâr amacı güden kuruluş olan Mysten Labs’in mi bu önemli kısmı kontrol ettiğini sorguluyor.

Token tahsis modelinin kendisi de eleştirilere hedef oldu. Bons, büyük meblağların kâr amaçlı kuruluşlara, erken katkıda bulunanlara ve risk sermayedarlarına tahsis edilmesini eleştiriyor. Halka açık bir satışın olmayışının ve hisse sübvansiyonlarının halihazırda çoğunluk hissesini kontrol eden kurucuların elinde yoğunlaşmasının, projenin ademi merkeziyetçilik taahhüdünü baltaladığını savunuyor.

SUI tokenında hacim yükselişi mevcut

Bu endişeler, Sui’nin ticaret faaliyetlerinde bir artış yaşadığı bir dönemde ortaya çıkıyor. SUI tokenı, bu yazının yazıldığı sırada fiyatta hafif bir düşüş olmasına rağmen günlük hacimde %100 artış gördü. Ancak tokenomik eleştirisi bu olumlu gelişmeyi gölgeleme tehlikesi taşıyor. Sui Network ekibi henüz Bons’un endişelerini kamuya açık bir şekilde ele almadı. İleriye dönük olarak Sui’nin tokenomik ve şeffaflıkla ilgili bu sorunları çözme yeteneği, yatırımcıların güvenini yeniden kazanmada ve uzun vadeli başarısını sağlamada çok önemli olacak.

Sui’nin bu zorluklarla başa çıkıp çıkamayacağı ve adil ve şeffaf bir token dağıtım modeliyle gerçek anlamda merkezi olmayan bir platform olarak ortaya çıkıp çıkamayacağı henüz bilinmiyor. Gelecek yıl, Sui’nin hem geliştiriciler hem de kullanıcılar için güvenilir bir ekosistem oluşturma konusundaki kararlılığını göstermesi açısından kritik öneme sahip olacak.

Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da, Facebook’ta ve Instagram’da takip edin. Telegram ve Youtube kanalımıza katılın. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir