“İş Dünyası Söyleşileri” kapsamında açıklamada bulunan Mert, Korteks olarak Avrupa’nın en büyük entegre ve inovatif polyester iplik üreticilerinden biri olduklarını söyledi.
Mert, 2023’ü hedefledikleri gibi bitirmeyi başardıklarını dile getirerek, “2023’te yaklaşık 100 bin ton iplik satışımız oldu. 1900 çalışanımızla mevcut istihdamımızı korumaya çalıştık. Ciromuz ise yaklaşık 250 milyon dolar olarak gerçekleşti.” şeklinde konuştu.
Uluslararası pazarlardaki varlıklarını daha da geliştirmek için AR‑GE yatırımlarına hız kesmeden devam edeceklerini aktaran Mert, 2024 için planladıkları modernizasyon, revizyon, otomasyon, yazılım güncellemeleri kapsamındaki yatırımlarına da devam edeceklerini ve bu alanlardaki toplam yatırımlarının yaklaşık 7 milyon dolar olacağını belirtti.
Mert, Korteks olarak yıllık 200 bin ton üretim güçleri olduğunun altını çizerek, “Türkiye’nin iplik ihtiyacının yüzde 17’sini tek başımıza karşılıyoruz. Uluslararası piyasalarda da varlığımızı her geçen gün büyütüyoruz. 5 kıtada, 50 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Ciromuzun yaklaşık yüzde 18’i ihracattan geliyor. Başta AB ülkeleri olmak üzere hedef pazarlarımızı genişletmeyi ve bu anlamda da Türkiye’de sektöre öncü olmayı sürdüreceğiz.” değerlendirmelerinde bulundu.
“Pet şişeden polyester iplik üretiyoruz”
Döngüsel ekonomi ve teknik tekstillerde hayata geçirdikleri projelerle sektöre ilham verdiklerini kaydeden Mert, şöyle devam etti:
“Toplam 17 bin metrekare kapalı alanda, aylık 600 ton üretim kapasitesine sahip polimer geri dönüşüm tesisi ile Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek yüzde 100 pet şişeden polyester iplik üretiyoruz. Bu anlayışla sektörümüze kattığımız birçok özellikli ürün bulunuyor. Örneğin, pet şişe ve polyester ipliklerin geri dönüşümü ile üretilen ‘TAÇ REBORN’, ‘TAÇ Bioloop’,’TAÇ Thermal Touch’ gibi ürünlerimiz bunlardan sadece birkaçı. Yeni projelerde, tamamen biyobazlı ve biyobozunur ürünler için çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca Bioloop ürünümüze geri dönüşüm gibi farklı fonksiyonel özellikler kazandırmak için çalışmalarımız sürüyor.”
Teknik tekstil konusunda Türkiye’de öncü üretim tesislerinden biri olduklarının altını çizen Mert, teknik tekstile uzun yıllardır yatırım yaptıklarını, yatırımlar ve edindikleri bilgi birikimi sayesinde Türkiye’nin en yenilikçi şirketlerinden biri haline geldiklerini ifade etti.
Mert, “Isıya ve neme duyarlı, hava geçirgenliği yüksek aynı zamanda özellikli ipliklerimizle güvenlik, savunma sanayi, sağlık otomotiv ve ev tekstiline kadar uzanan pek çok sektöre uzun yıllardır teknik tekstil ürünleri sunuyoruz. Güvenlik güçlerinin üniformalarında kullanılan ipliklere kadar birçok alanda bunun ilk örneklerini verdik. Bu sayede bugün dünyanın en büyük otomobil markalarının, çok özel niteliklere sahip ipliklerini üretiyoruz.” dedi.
Tekstil sektöründe sürdürülebilirlik ve tedarik zinciri yönetimin her geçen gün daha da önemli hale geldiğine dikkati çeken Mert, “Sürdürülebilirlik odaklı bir tedarik zinciri yönetimi için ham maddelerin temini, üretim süreci, dağıtımı ve satışı gibi birçok aşamanın en ince ayrıntısına kadar düşülmesi gerekiyor. Bu kapsamda şirketler sürdürülebilir bir büyüme sağlamak için tedarikçileriyle işbirliği yapmalı ve sürdürülebilir malzemelerin kullanımını teşvik etmeli. Aynı zamanda şirketler, üretim süreçlerinde yenilikçi teknolojiler ve daha verimli yöntemler kullanarak çevresel etkilerini minimize etmeyi hedeflemeli.” değerlendirmesinde bulundu.
“2050’ye kadar sıfır atık noktasına ulaşma hedefimiz var”
Mert, Korteks olarak “Akıllı Hayat 2030” sürdürülebilirlik stratejisi çerçevesinde tüm iş süreçlerini toplumu, çevreyi ve doğayı odaklarına alarak yürüttüklerini aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Zorlu Grubu’nda atıkları 2030’a kadar yüzde 50 oranında azaltma ve 2050’ye kadar da sıfır atık noktasına ulaşma hedefimiz var. Biz de Korteks olarak bu hedefler doğrultusunda çalışmalarımıza hız kesmeden büyük bir kararlılıkla devam ediyoruz. Su tüketimi ve elektrik tüketimini azaltacak yatırımlar yapıyoruz. Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenen ‘Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde iki yıl su ve enerji yönetiminde önemli projelerimizle ödül aldık ve bu alandaki başarılarımızı tescilledik. Bu kapsamda projeler üretmeye ve var olan projelerimizi geliştirmeye devam ediyoruz. Ayrıca fabrikalarımızın enerjisinin önemli bir kısmını güneş enerjisiyle sağlamayı planlıyoruz.”
